Mafia II: Definitive Edition – İnceleme

 

Hangar 13, D3T ile geliştirilen ve 2K tarafından yayınlanan nişancı aksiyon macera oyunu Mafia II, yılların eskitemediği bir üretim olarak karşımıza çıkıyor. Definitive Edition ile tekrardan düzenlenen oyunda ne çeşit değişikliklerin olduğunu gözle göremesek de oyunun temeli sağlam olduğundan bir solukta bitirmeye çalıştığımız bir tecrübe.

 

Bölüm kısım ilerlediğimiz ve her kısımda farklı yerlere vardığımız mafya teması içerisinde Vito isimli bir karakteri denetim ediyor ve bu karakterle birlikte büyük maceralara gerçek yelken açıyoruz. Oyun içerisinde art planda bizlere hoş bir öykü anlatılıyor. Bu öykü gerek orta sahnelerle gerekse karakterler ortası diyaloglarla destekleniyor. Diyaloglar çoklukla bir yerden bir yere araçla giderken konuşma formunda karşımıza çıkıyor ve daima olarak kendimizi altyazı okurken buluyoruz.

 

 

 

 

Öncelikle oyunun özgünü 2011 yılında çıkış yapan klasik sürüm. Ben her iki sürümü de oynadım ve ikisi ortasında devasa farkların olduğunu söyleyemem. Oyunun aslında özgün yapısı epey sağlam bir halde karşımıza çıkıyor. Definitive Edition sürümü ile birlikte de bu özgün yapı korunarak daha cilalı bir biçimde karşımıza çıkıyor. Oyundaki karakterler her ne kadar eski animasyonlarla ve hareketlerle karşımıza çıksa da oyunun atmosferi ve bizlere sunduğu o dokuyu içimizde hissediyoruz.

 

Oyunda bir araçla etrafta gezinirken sağa sola baktığınızda aslında oyunu ne kadar hoş bir görselliğe ve atmosfere sahip olduğunu görebileceksiniz. Bilhassa oyuna birinci başladığımız vakitlerde kar yağışı ile bir arada etrafın beyaza bürünmesini, tekrar daha ilerleyen vakitlerde mevsimin yaz olduğu periyoda denk gelerek etrafın aydınlandığını görebiliyor ve hoş bir atmosferin içerisinde olduğumuzu hissedebiliyoruz.

 

Kısacası evvelki sürümle bu sürüm ortasında harikulâde bir fark yok. Yani Mafia 1’in remake sürümündeki üzere büsbütün devrimsel bir yapı beklemeyin. Şayet beklerseniz yanılırsınız. O beklenti içerisine girmeyerek bu yeni sürümü deneyebilir ve oyunu oynayabilirsiniz.

 

 

 

 

Oyunda maceramıza başlamadan evvel her oyunda olduğu üzere seçebileceğimiz 3 farklı zorluk seçeneği bulunuyor. Bu zorluk seçeneklerinden rastgele birini seçerek oyundaki zorluk düzeyini ayarlayabiliyor ve nasıl istiyorsanız o halde maceranıza devam edebiliyorsunuz. Ben oyunu en sıkıntı zorlukta oynadım ve bitirdim. Hasebiyle oyunda yaptığım her bir yanlış atılımda ne yazık ki karakterin vefatıyla karşılaştım. Örneğin oyun içerisinde siperden yaptığım yanlış bir hareket direkt olarak karakterin tek yemesine sebep oldu. Fakat bu durumdan epey zevk aldım zira oyunun bu zorluk derecesi bir şeyleri başardığım hissiyatını verdi.

 

Ancak alışılmış ki sizin için zorluk düzeyi değişkenlik gösterebilir. Şayet yalnızca öyküye odaklanmak ve vaktinizi çok fazla kaybetmek istemiyorsanız en kolay zorlukta oyuna başlayabilir ve öyküyü bu biçimde sona erdirebilirsiniz. Zorlanmadan bitirebileceğiniz kolay düzey ile birlikte kısa müddette oyunu sonuna gelebilirsiniz. Lakin oyun Steam üzerinden oynuyorsanız ve başarılara takıntılıysanız elbette en güç zorlukta oynamanızı tavsiye ederim. Zira bu zorluk düzeyi ile oyunu bitirmek birkaç başarımı tıpkı anda kazanabileceğiniz manasına geliyor.

  

 

 

 

Oyun içerisinde bizlere kısım bölüm bir yapı sunuluyor ve her kısımda farklı kısımlara hakikat ilerliyoruz ve kıssanın geri kalanını deneyimliyoruz. Oyunda her ne kadar açık bir dünya olsa da bu açık dünya içerisinde yapacağımız rastgele bir misyon bulunmuyor. Çizgisel olarak yapacağımız misyonlara gerçek bu açık dünya içerisinde ilerliyor ve o vazifeleri de yapmaya çalışıyoruz. Oyunda rastgele bir yan vazife vesaire bulunmuyor yalnızca oyunda bizlere sunulan öykü kapsamında karşılaştığımız vazifeleri yapıyor ve o misyona hakikat ilerleme kat ediyoruz.

 

 

Oyun içerisinde farklı farklı kısımlar yer alıyor ve her kısmın teması o kısma başlarken bizlere aktarılıyor. Yani her kısımda yaşayacağımız olayların başlığı birinci başta bizlere veriliyor ve bu kapsamda neler olup biteceğini aslında kestirebiliyoruz. Oyun içerisinde her bir kısımda farklı karakterlerle karşılaşabiliyor, farklı bölgelere gerçek adım atabiliyor ve yeni bölgeleri keşfedebiliyoruz. Oyunda öykünün gidişatı epeyce hoş bir biçimde bizlere aktarılıyor ve yavaş tempodan süratli tempoya hakikat geçiş yapabiliyoruz.

 

Uzun bir oyun tecrübesinin bizlere sunulduğu Mafia 2 içerisinde ondan fazla kısım yer alıyor ve bu kısımlar ortasında git gel yapabiliyoruz. İstersek bir kısma iki kez oynayabiliyor ve oyun sonunda da bu kısımlara tekrardan geçiş yapabiliyoruz.

 

 

 

 

Oyunda üstte da bahsettiğim üzere açık bir dünya yer alıyor lakin bu açık dünyada yalnızca ana misyonları yapmakla yükümlü olarak bulunuyoruz. Oyunda her ne kadar açık dünya içerisinde sağa sola geziyor ve istediğimiz yere gidiyor olsak da açık dünya içerisinde yapabileceğimiz rastgele bir vazife bulunmuyor. Hasebiyle çizgisel bir açık dünya bizlere aktarılıyor diyebilirim. Birinci oyunla birlikte tıpkı yapıyı bizlere aktaran bu imal içerisinde büyük bir açık alan bizleri bekliyor. Bu açık alan içerisinde dilediğimiz yere gidebiliyor ve o yerleri keşfedebiliyoruz.

 

Oyunda sağda solda bulduğumuz araçları alabiliyor, onları çalabiliyor ve dilediğimiz üzere onlara binebiliyoruz. Bindiğimiz bu araçlarla bir arada etrafı keşfediyor, farklı bölgelere hakikat ilerliyor ve bizlere sunulan atmosferin tadını çıkartabiliyoruz. Oyunda eski usulde farklı farklı araçlar yer alıyor, bu araçların markaları farklılık gösteriyor, her markanın ve aracın kendine ilişkin sürüş dinamiği ve özellikleri bulunuyor. Oyun içerisinde bu sürüş dinamikleri de çok hoş bir halde bizlere aktarılmış durumda.

 

 

 

 

Oyun içerisinde onlarca farklı markadan araçlar yer alıyor ve bu araçları istediğimiz üzere deneyimleyebiliyor ve sürebiliyoruz. Oyunda sağda solda bulunduğumuz her bir araca geçiş yapabiliyor, şayet kapıları açık değilse kilidini kırabiliyor ve daha fazlasını elde edebiliyoruz. Mafia 2 içerisinde bulunan bu araçların her birinin farklı sürüş dinamikleri yer alıyor ve bu sürüş dinamikleri ile birlikte aslında bizlere gerçekçi bir tecrübe aktarılmaya çalışılıyor.

 

Oyunda sürdüğünüz her bir aracın farklı sürüş dinamikleri bulunuyor ve bunları sürerken nasıl bir yapıda olduğunu anlayabiliyorsunuz. Örneğin bir araç çok süratli ilerliyor ve bu araçla bir arada patinaj yapmanız çok mümkün, öbür bir araç ise daha yavaş ilerliyor ve bu araçla birlikte yol tutuşunuz hayli âlâ olabiliyor. Münasebetiyle her bir aracın kendine ilişkin özellikleri, sürüş dinamikleri ve yapısı yer alıyor. En uygun aracın hangisi olduğuna da oyun içerisinde elbette siz karar veriyorsunuz.

 

Oyunda yeniden öbür taraftan kendi galerimizi oluşturabileceğimiz bir garajımız bulunuyor. Bu garajımıza sağda solda bulduğumuz araçları getirebiliyor ve bu araçları kaydedebiliyoruz. Bulduğumuz hoş araçları bu garaj içerisine alabiliyor ve istediğimiz üzere garajımızı genişletebiliyoruz. Oyunda elbette bulduğumuz araçları çarparsak ve onlara hasar verirsek tamir etmek durumunda kalıyor ve bu tamir işini de garajımızdan halledebiliyoruz.

 

 

 

 

Oyun içerisinde aksiyon, macera ve nişancı ögeleri bulunuyor lakin rol yapma ögeleri yer almıyor. Yani oyun içerisinde karakter geliştirme ekranı, envanter sistemi yahut silah geliştirme ve yükseltme mekanikleri yer almıyor. Hasebiyle oyunda bizlere sunulan her bir objeyi tek bir biçimde kullanabiliyor ve karşımıza çıkan düşmanları da bu biçimde alt edebiliyoruz. Oyunda Vito isimli karakteri denetim ediyor ve bu karakterle birlikte kıssanın gidişatına mevzu olabiliyoruz.

 

Oyunda art planda bizlere sunulan öyküde karakterin hangi hisler içerisine girebildiğini ve yaşadığı zorlukları görebiliyor ve biz de o ruh haline bürünebiliyoruz. Oyunda yeniden karşımıza çeşit çeşit düşmanlar, mafyalar ve kümeler çıkıyor. Bu kümeleri da alt etmek büsbütün bizim işimiz oluyor. Oyun içerisinde bu düşmanlara karşı kullanabileceğimiz çeşitli silahlar ve yanımızda yer yer bulunacak olan dostlarımız bulunuyor. Kullanacağımız silahlar ortasında tabancalar, makineli tüfekler, ağır silahlar ve daha fazlası yer alıyor. Bunların dışında da tekrar kullanabileceğimiz çeşitli bombalar, patlayıcılar ve dahası bulunuyor.

 

Oyundaki bu silah çeşitliliği ile birlikte istediğimiz silahı alabiliyor, düşmanlara karşı gelebiliyor ve bu bulunan silahlardan istediğimizi üzerimize atabiliyoruz ve gayret esnasında da istediğimiz silahı seçebiliyoruz. Üzerimize toplamda 4 farklı silah atabiliyor ve bu 4 farklı silahı da çaba esnasında seçebiliyor ve olayların gidişatına nazaran istediğimiz silah kullanabiliyoruz.

 

 

 

 

Oyun elbette bizlere hoş bir öyküyü aktarıyor ve bu öykü ile bir arada oyuna daha güzel adapte olabiliyor ve bağlanabiliyoruz. Oyun içerisinde bir karakteri denetim ediyor ve bu karakterle bir arada aslında bir bütün olabiliyoruz. Oyunda anlatılan öyküye derinlemesine bir iniş yapmayacağım. Münasebetiyle bu incelememde rastgele bir spoiler yer almayacak. Yalnızca genel sınırlarıyla bu öyküden bahsedeceğim.

 

Oyunda üstte da yer yer belirttiğim Vito bir karakteri denetim ediyoruz ve bu karakter kendisini geçindirmek maksadıyla arkadaşı Joe ile birlikte makûs işlere bulaşmış durumda. Arkadaşıyla bir arada küçüklükten beri bu işlerle uğraştığından ötürü ilerleyen devirlerde bu işleri büyüterek daha çok mafya şekline bürünüyor. Yasa dışı işler yaptığımız bu imal içerisinde yaptığımız işleri daha da büyütmek hedefiyle farklı karakterlerle taınşabiliyor, onlardan çeşitli vazifeler alabiliyor ve aslında bir mafya ailesine katılmak için çeşitli atılımlar yapıyoruz.

 

Bir mafya ailesine katılmak natürel ki kolay olmuyor zira o aileye katılmak için şiddetli misyonlar yapmak, düşmanları alt etmek ve bu ailenin bizlere güvenmesine sağlamamız gerekiyor. Bu da uzun bir süreci beraberinde getiriyor. Münasebetiyle oyun içerisinde bulunan karakterimizle bir arada yer yer yasa dışı işlerin tabanına vuruyor, çeşitli soygunlar gerçekleştiriyor ve soygunların ardından ise tahminen de kendimize bir hapishanede bulabiliyoruz. Kim bilir…

 

 

 

Oyunda atıldığımız her bir macerada farklı bir tecrübe elde edebiliyor, elde ettiğimiz bu tecrübelerle birlikte kendimizi oyun içerisinde nasıl bir pozisyona geldiğini görebiliyor ve bu pozisyonla birlikte aslında geçinmenin ne kadar güç olduğunu anlayabiliyoruz. Oyun içerisinde anlatılan öyküyle aslında bir bütün olabiliyor, bu öyküyü içimizde hissedebiliyor ve bu kıssa kapsamında sona yanlışsız ulaşmaya çalışıyoruz.

 

Oyunda anlatılan öykü ilgi cazibeli ve daha sonrasında neler olabileceğini merak ettiğimiz bir yapıyı bizlere sunuyor. Bu kıssa alışılmış ki oynanış çeşitliliği ile birlikte bizlere aktarılıyor. Hem kıssa hem de oynanışın hoş ve çeşitli olması bizleri oyuna bağlayan temel ögeler ortasında yer alıyor. Aslında bu iki ana ögesi başaran oyunlar çok oynanan imaller ortasında yer alıyor ve uzun yıllar de konuşulan oyunlar içerisinde bulunuyor. Münasebetiyle bu oyun da bu başarıyı elde etmiş üretimlerden biri olarak karşımıza çıkıyor.

 

 

 

 

Oyun içerisinde birinci kıssaya başladığımız esnada mevsimin kış olduğunu ve etrafın olabildiğince karlarla kaplı olduğunu görebiliyoruz. Atıldığımız bu macerada mevsim geçişleri bulunuyor ve her mevsim geçişiyle bir arada atmosferi nasıl değiştiğini deneyimleyebiliyoruz. Birinci olarak kış mevsimi ile birlikte başladığınız oyunda daha sonrasında da yaz mevsimine geçiş yapabiliyor ve etrafın büsbütün güneşli olduğunu görebiliyoruz. Oyun içerisinde natürel ki bu değişimler epey hoş bir formda bizlere aktarılıyor v  her mevsiminde kendine ilişkin hoşlukları ve özellikleri bulunuyor.

 

Mevsim geçişleri ile birlikte vakit ilerliyor, kıssanın bir kısmı bizlere açılıyor ve farklı farklı bölgelere yanlışsız adım atabiliyoruz. Bu  mevsim geçişleri ile bir arada daha zevkli bir oyun tecrübesi elde edebiliyor ve etrafın hoşluğu ile bir arada de bu tecrübe daha da katlanarak ilerliyor diyebilirim.

 

 

 

 

Oyunda elbette üstte da bahsettiğim üzere aksiyon ve nişancı ögeleri bizlere aktarılıyor ve bu kapsamda çeşitli siper savaşlarına katılabiliyoruz. Oyun içerisinde her bir objenin yahut duvarın ardına saklanabiliyor, bu objeleri bir siper olarak kullanabiliyoruz ve siper al ateş et aksiyon şeması ile birlikte düşmanları alt edebiliyoruz. Oyun içerisinde elimizdeki silahla bir arada düşmanlara güçlü atışlar yapabiliyor ve onları tek mermi de baştan indirebiliyoruz.

 

Oyun içerisinde kalabalık ortamlara girdiğimizde çok dikkat etmemiz gerekiyor. Şayet karşınızda kalabalık bir düşman kümesi varsa derhal bir objenin gerisinde siper alabiliyor ve hakikat vakitte ve hakikat anda biz de atışlarımızı yapabiliyoruz. Oyun içerisinde düşmanların aşikâr bir atış şeması bulunuyor ve bu düşmanlar bizim siper aldığımız kısma hakikat daima olarak ateş edebiliyor. Lakin düşmanların aşikâr bir vakit sonra mermileri tükeniyor ve şarjör değiştirmek durumunda kalıyorlar. Hasebiyle biz de tam bu anda atışlarımızı gerçekleştirerek onları kolay kolay indirebiliyoruz.

 

 

 

Aksiyon sistemi çoğunlukla siper alma üzerine şurası. Şayet siper almazsanız direkt mermiler üzerinize gelebiliyor ve direkt olarak ölebiliyorsunuz. Münasebetiyle oyun içerisinde ölmek hayli kolay. Haliyle direkt düşmanların üzerine Matrix şeklinde uçup kaçamıyor, siper ala ala inançlı bir halde düşmanları indirmeye başlıyoruz.

 

Oyun içerisinde yeniden kullanabileceğimiz çeşitli silahlar yer alıyor ve siperlerin gerisinden bu silahları ateşleyebiliyoruz. Kullanabileceğimiz silahlar ortasında üstte da bahsettiğim üzere tabancalar, pompalı tüfekler, makineli silahlar ve daha fazlası yer alıyor. Tabancalar düşük hasarlarla bir arada karşımıza çıkarken pompalı tüfekler yakın taarruz konusunda epeyce güçlü bir silah olarak karşımıza çıkıyor. Pompalı tüfekle ateşlediğimiz her bir atışta düşmanlar parçalanabiliyor ve tek atışla birlikte yakın arada onları indirebiliyoruz. Başka silahları da dilediğiniz üzere kullanabiliyor ve uğraş esnasında bu silahlar ortasında geçiş yapabiliyorsunuz.

 

 

 

 

Oyunda üstte bahsettiğim mevsim geçişlerinin haricinde bir de gece ve gündüz döngüsü yer alıyor. Elbette bu gece ve gündüz döngüsünün oyunda olması hayli hoş bir durum. Zira oyunda gece ve gündüzün farklı atmosferini deneyimleyebiliyor ve bu süreç boyunca seyahatimize devam edebiliyoruz. Oyun içerisinde gündüz rastgele bir vakitte ilerliyoruz ve güneş ışığının gözümüze çarptığını görebiliyoruz .Yine güneş ışığı haricinde gece lambaları ile bir arada konutumuza hakikat ilerliyor ve ışıkların gözümüzü aldığını hissediyoruz.

 

Oyun içerisinde denk geldiğim bir durumdan bahsetmek istiyorum: Oyunda bilhassa gece boyunca araç ışıklarının ve etraf ışıklarının çok fazla gözüme vurduğunu fark ettim. Oyunda şayet gece vakti ise ve kendinizi bir yolda bulduysanız karşıdan gelen araçların farlarının ne kadar çok ışık yaydığını görebileceksiniz ve bu da epey gözü alan bir durum. Yani önümüzdeki yolu bile bu ışıklardan ötürü zar güç görebiliyorsunuz. Hasebiyle bu duruma dikkat etmeniz gerek.

 

 

 

 

Mafia 2 içerisinde üstte da bahsettiğim üzere yalnızca ana vazifeler kapsamında açık dünyaya atılıyoruz ve ana vazifeleri tamamlayarak oyundaki bir sonraki kısma geçmeye çalışıyoruz. Oyun içerisinde yapacağımız rastgele bir seçim vesaire bulunmuyor yalnızca bizlere sunulan çizgisel bir kıssa üzerinde yapmamız gerekeni yapmaya çalışıyoruz. Oyunda rastgele bir yan misyon de bulunmuyor hasebiyle yalnızca ana misyonlardan ilerliyor ve oyunun kıssasını sona erdirmeye çalışıyoruz.

 

Tabii oyunun ilerleyen kısımlarında farklı farklı karakterlerle tanışabiliyor, bu karakterlerle birlikte etkileşime girebiliyor ve onlarla çeşitli alışverişler yapabiliyoruz. Yani bir oyunda silah satıcısı ile birlikte karşılaştığımız vakit bu silah satıcısı artık haritada görülebilir bir formda karşımıza çıkıyor, dilediğimiz vakit da o satıcıya giderek farklı silahlar alabiliyor ve çeşitli eşyaları onlardan elde edebiliyoruz. Fakat doğal ki bunları almak için de ana misyonları tamamlamak, para kazanmak ve daha fazlasını yapmak gerekiyor.

 

 

 

 

Oyun içerisinde atıldığımız macerada fizik motorunu nasıl bir yapıda olduğunu siz de oynarken deneyimleyebilecek ve görebileceksiniz. Oyunda etraftaki objelerin yahut yapıların parçalanmasını görebilecek ve bu objeleri parçalamak da eğlenceli bir hal alacak. Oyun içerisinde bir araca atladığımız ve araçla bir arada süratli gittiğimiz kısımda şayet bir yere çarparsak aracın nasıl parçalandığını ve çarptığımız yerin nasıl kesimlere ayrıldığını görebilecek ve oyun içerisinde bu usul parçalanma efektlerinin ve fiziklerinin olduğunu anlayabileceksiniz.

 

Yine parçalanan araçların haricinde yok edilebilen kapılar, pencereler ve daha fazla öge yer alıyor. Bunları da tekrar yer yer oyun içerisinde görebiliyorsunuz. Örneğin oyunda bir vazife esnasında bir barı tarama işi veriliyor. Bu esnada barı ararken büsbütün parçalandığını ve mermilerin değdiği noktalarda tahtaların kırıldığını, tekrar ateş ettiğimiz pencerelerin paramparça olduğunu görebileceksiniz. Hasebiyle oyun içerisinde bu usul parçalanma efektlerinin ve fiziklerinin olduğunu söyleyebiliriz.

 

 

 

 

Geniş çaplı bir öyküyü bizlere sunduğundan ve daima olarak farklı yerlere ve farklı aksiyonlara giriş yaptığımızdan ötürü oyunda dikkat etmemiz gereken birçok nokta bulunuyor. Bu noktalardan kısaca bahsetmem gerekiyor. Zira oyun içerisinde yapacağınız bu yanlışlar sonrasında daima olarak tıpkı yerde takılabiliyor yahut ilerlemeniz gecikebiliyor. Hasebiyle kısaca bu kusurlardan nasıl kaçırmanız gerektiğinden bahsedeceğim:

 

Öncelikle oyun içerisinde yer aldığınız müddet boyunca aracınızı dikkatli ve ihtimamlı bir biçimde sürmenizi tavsiye ediyorum. Zira oyun içerisinde yapacağınız her bir sürat artışı ile birlikte polisler peşinize takılacak ve daima olarak kendinizi bir kovalamacın içerisinde bulabileceksiniz. Hasebiyle buna aşmak için öncelikle kent içinde dolanırken “L” tuşuna basarak sürat limitini faal hale getirebilir ve oyun içerisinde sürat artışından ötürü polislerin peşinize takılmasını önleyebilirsiniz. Kent dışı ve otobanlarda süratli bir formda ilerleyebilir ve limit koymadan öbür bir bölgeye hakikat yol alabilirsiniz.

 

Diğer taraftan oyun içerisinde aksiyonuna dahil olduğumuz kısımda siperlerden direkt olarak düşmanların üzerine koşmayın yahut çıkmayın. Düşmanların mermisi bittiği anda ve şarjör değiştirdiği anda zamanlama yakalayarak onların üzerlerine yanlışsız gidebilir ve direkt üzerlerine ateş edebilirsiniz. Hakikat zamanlamayı yakalamak karakterin daha az hasar almasına ve düşmanları kolaylıkla indirmenizi sağlar. Münasebetiyle bu küçük noktalara dikkat etmemiz gerekir.

 

 

 

Oyun içerisinde yeniden sağda solda gezerken fare tuşuna tıklamamamız gerekecek. Zira bir kişinin yanına geldiğiniz ve sol fare tuşuna tıkladığımız vakit o karakteri itebiliyor ve onunla bir arada direkt olarak yumruk dövüşüne başlayabiliyoruz. Münasebetiyle oyun içerisinde yumruk dövüşüne girdiğimiz vakit o karakteri alt ediyor ve bu da polislerin peşimize takılmasına sebebiyet veriyor. Şayet kalabalık bir yerde bu türlü bir dövüşe girerseniz polisler peşinize takılıyor. Hasebiyle sağda solda gezerken bu stil durumlara dikkat etmek gerekiyor.

 

Öte yandan oyun içerisinde yeniden araçtayken çok süratli ilerlememiz gerektiğinden bahsetmiştim. Yeniden bunu ayrıntılandıracak olursam: Oyunda rastgele bir duvara, direğe, binaya yahut objeye çarptığımız vakit karakterimiz hasarı alabiliyor ve sürat artışına muadil olarak karakter bu durumdan hasar alabiliyor. Şayet çok daha süratli bir formda bir yere çarparsak karakterin vefatına bile sebebiyet verebiliyoruz. Münasebetiyle oyun içerisinde kent içlerinde çok süratli hareket etmememiz ve ilerlemememiz gerekiyor.

 

 

 

 

Her açık dünyada olduğu üzere bu açık lakin çizgisel oyun içerisinde polisler elbette büyük yer kaplıyor. Oyunda yaptığımız her bir yanlış atılımda polisler peşimize takılıyor ve daima olarak bizi kovalamaya başlıyor. Oyun içerisinde araçla birlikte ilerlerken sürat limitini aşarsak direkt olarak ceza yazmak için polisler peşimize takılıyor, bir kişiyi açıkta indirirsek ve avlarsak direkt olarak tekrar güvenlik güçleri üzerimize yanlışsız geliyor, bunun dışında en ufak yanlış atakta peşimizde birilerinin olduğunu görebiliyoruz.

 

Oyun içerisinde kendimizi genel olarak ve daima olarak bir kovalamacının içerisinde bulabilecek ve polislerin de peşimizde olduğuna hissedeceksiniz. Oyunda tekrar polis kovalamacaları epeyce yer kaplayacak ve daima olarak izinizi kaybettirmeye uğraşacaksınız. Münasebetiyle oyunda araç sürüş dinamiklerine güzel hakim olmak gerekecek ve onları alt etmek için ve atlatmak için de daima olarak orta sokaklara girmek ve aracı hem süratli hem de inançlı bir formda sürmeniz gerekecek.

 

Oyunda dikkat etmeniz gereken noktalardan en değerlisi aslında rastgele bir iş yapıyorsanız haritada bir polisin olmadığını bilme. Şayet bir araç çalacaksanız ve bu aracı direkt garajınıza alacaksanız haritada mavi bir simge ile bir arada hem yaya polisler hem de polis araçları görülebiliyor. Mavi bir simge yoksa rahat rahat araçları çalabilir ve kendi bünyenize alabilirsiniz. Şayet mavi bir simge var ve polisin etrafında dolaştığını görüyorsanız bir süre bekleyerek onun gittiğini görebilir ve akabinde yapacağınız sürece kaldığınız yerden devam edebilirsiniz. Bu noktaya dikkat ederseniz oyun içerisinde genel manada polislerin sizi kovalamadığınızı görebilir ve rahat rahat işinizi yapabilirsiniz. Lakin natürel ki ana öykü vazifeleri sebebiyle de polislerin direkt peşimizde olduğunu görebilecek ve bu kovalamacayı kesinlikle oyun içerisinde birçok sefer yapacaksınız.

 

 

 

 

Mafya 2 için aslında çok fazla tartışmaya yahut konuşmaya gerek yok. Oyunu aslında birçok oyuncu oynamış fakat oynamayanların da olduğunu biliyoruz. Hasebiyle bu oyuna geçiş yapmak isteyenler bu incelemeye bakabilir ve oyunun nasıl bir yapıya sahip olduğunu iddia edebilir. Fakat doğal ki şu ana kadar yüzlerce oynanış görüntüsü yayınlanmış durumda. Dilerseniz görüntülere da oyuna başlamadan bir göz atabilir yahut direkt oyuna da geçiş yapabilirsiniz.

 

Oyuna her bir oyuncunun aslında oynamasını tavsiye ediyorum ve birinci oyunla birlikte Bu öyküye başlamanızı öneriyorum. Esasen birinci oyunun remake yani yine imal sürümü yayınlanmış durumda. Hasebiyle ikinci oyundan daha uygun bir grafikle ve animasyonlarla birinci oyunu oynayacaksınız. Hasılı bu mevzuda şanslısınız.